Yunanca’da içini hissetmek anlamına gelen”empatheia” terimi yani empati; kişinin kendisini karşısındakinin yerine koyabilme, olaylara onun penceresinden bakabilme, duygu ve düşüncelerini doğru olarak analiz edebilme ayrıca hissedebilme yetisidir. Tanımını yaparken ve de telaffuz ederken hiç zorlanmadığımız empati yetisini yaşamımızda ne kadar uygulayabilmeyi becerebiliyoruz peki? Toplumsal ilişkilerde, kişisel ilişkilerde, gönül ilişkilerinde her aşamada karşımıza farklı şekillerde ve alanlarda çıkan bu yetiyi kurabilmek aslına bakarsanız hiç de kolay olmuyor bazılarımız için. Kişinin önce kendi duygularını, yaşadığı olaylar üzerinde ne hissettiğini tam olarak kendinde tanımasından sonra başlar empati kurma yetisi. Bu vesileyle karşınızdaki kişiyi algılamanız o denli kolaylaşabilir. Kısacası herşey kendini tanımaktan geçer. Aksi takdirde karşınızdaki bireyi idrak edebilmeniz sizi bir hayli zorlar.
Hayat; hikayedir.Hikayeler, acıdan, mutluluktan ve buna benzer bir çok başlıklardan ibarettir. Acı içinde boğulan yaşamları sadece üzülerek tepki verebilirsiniz ya da acıyarak; mutluluklarla bezenen yaşamlara ibretle bakar belki de alkış tutarsınız. Yerine koyma yetisi, burada acılar içinde geçen hikayelerin baş rollerindeki karakterleri anlamada daha çok zorlanır. Niye mi? Çünkü acılar, üzüntüler, kederli yaşamlar üzerinden onu hissedebilmek yaşamadan, inanın çok daha zorlaşır. Kurduğumuz her ilişkide davranışlarımızda , insanlara karşı olan tutumumuzda olaylara karşı ne kadar hassas ve ne kadar yapıcı ve ne kadar duyarlı olmaya dikkat edersek empati yapma üzerindeki eğilimimiz daha da artar bunun sonucun da ise insan ilişkilerinin daha da verimli olmasına ve toplumun daha da huzur içinde yaşanılası bir hal almasına sebebiyet verir.
Günümüz toplumunda maalesef ki bireysel çıkarlar daha da ön planda olduğu için empatiden bahsetmek hayli güçleşiyor. Bu yetiden yoksun bir toplumda bölünme, çatışma ve iletişimdeki kaliteyi en alt seviyeye düşürme gibi olumsuz durumlar ürüyor. Kısacası bireysellik ve ben merkezcilik insanları anlayabilmeyi yok ediyor.
Diyeceğim o ki;
“Yaşamlara saygı gösterin; iyi veyahutta kötü Sadece kendi pencerenizden izlenmiyor hayat çünkü”
EMPATİ
Paylaş