YAP- İŞLET SOYGUN MODELİ VE GARANTİLERİ , YENİ KAPİTÜLASYONLARDIR

AKP-Saray iktidarı, söyle  kalkınıyoruz, böyle   uçuyoruz vb   hamasi nutuklarla, yıllardır halkımızı kandırmaya devam ediyor. Ortada  bir şahlanma da, kalkınma da yok. Yasakları, yoksulluğu, yandaşlığı ortadan kaldıracağız dediler, yasakları ve  yandaşlığı kurumlaştırıp, yoksulluğu ülke geneline  yaydılar, Anayasa  ve hukuk askıda. Cumhuriyet rejimi yerine  tek adama dayalı dinci bir istibdat uygulamada. Bütün politikaları iflas etmiş bir iktidarın, hezeyan içinde iktidarda kalma  mücadelesini izliyoruz.

           AKP, bir ABD projesi olarak, ülke kaynaklarını, işbirlikçisi oldukları emperyalistlere, kendilerine ve yandaşlarına, sermaye  gruplarına, peşkeş  çekiyorlar. Ülkemizin ve  toplumumuzun  geleceğini karartıyorlar.Bütün  bunalımların, yoksulluğun, yalanın talanın ve rüşvetin kaynağı, iktidarın bu zihniyetidir

              İktidarın, ülke kaynaklarını talan ettiği ‘Yap -İşlet-Devret’ modeline bakalım. Bu projeler, tamamen görsel aldatmaya dayanan,  geleceğe yönelik bir istihdam devamlılığı olmayan, hayal alemleri yaratarak, halka sahte  umutlar satarak ülkenin ve toplumun geleceğine ipotek koyan, karartan projelerdir. Bir  karadeliktir. Sözleşmeler  ticari sır diye gizlenmektedir. Yasal kurumların  denetiminin  dışındadır. Garanti süreleri uzundur. Ödemeler döviz cinsindedir, Maliyetleri, dünyadaki benzerlerine göre 3-4 kat pahalıdır.. Garantili projeler bir-iki yılda  maliyeti çıkardığı halde uzun yıllar ülkenin soyulmasına imkan tanınmıştır. Örneğin  17 şehir  hastanesi,11.5 milyar dolara yapılmış gösteriliyor,ama, garanti süresi sonunda 97 milyar dolar ödenecek.. Aynı soygun  diğer projeler için de geçerlidir. Projelerdeki garanti sayıları akıl ve  mantık dışıdır ve   şirketlere para kazandırmak amacındadır. Hazineden bir kuruş  çıkmayacak  diye halkı kandırıyorlar. Oysa, uçuk ve gerçekleşmeyen rakamlar yüzünden hazineden milyarlar çıkıyor. İktidar, milletin hazinesiyle kumar oynuyor. Hastane, havaalanı, yol, köprü, tünel projelerinde, gerçekleşmeyen sayıların  tamamını, milletin hakkından hazineden  ödeniyor. Yani, projelerden  yararlanan da yararlanmayan da  haraç ödüyor. Garanti sayılar, hata sonucu değil, karanlık çıkar ilişkisi gereği, bilerek   verilmektedir. Doğal afetlerde bile, halkına  yardım etmeyen, tersine halktan  para isteyen iktidar, garanti için  milyarlarca dövizi her ay  bu çetelere ödüyor. Muhalefet bunları , kamulaştıracağız, ödemeyeceğiz deyince,  ülkesinin ve halkının yanında yer alması gereken  iktidar, tahkime giderler söke  söke alırlar diyerek,  şirketlerin yanında   yer alıyor. Çünkü, bu sözleşmelerde, Türkiye mahkemeleri değil, Londra mahkemeleri yetkili kılınmış ve ulusal egemenlik saray  eliyle yok edilmiştir. Bu  bir kapitülasyon uygulamasıdır. Osmanlı borcunu ödeyemeyince  Duyun-u Umumiye  çıktı. Çıkan anlaşmazlıklara,  Osmanlı makamları değil, İngiliz, Fransız ve  İtalyan yargıçları bakıyordu. Bunun bedelini  bu ülke ve halk, acı gerçeklerle  yaşadı.  İktidar,  yüz yıl sonra, borç ve  verilen   garantilerle, ülkeyi kapitülasyon rejimine  mahkum ediyor. Çocuklarımızı, torunlarımızın  geleceğini çalıyor. Ülkeyi ve,kaynaklarını sömürgeleştiriyor.

              Bu iktidarın, topluma sunacağı bir çözümü kalmamıştır.,Ülke ve toplum gerçeğinden kopmuştur. Cumhuriyetin kurduğu ekonomik kurumları satmış, talan etmiştir. Milyarlarca dolar vergi toplamış ve üstelik ülkemizi  500 milyar dolar kredi borcuna sokmuş,  kaynakları talan etmiştir. Servetlerine servet katmıştır. Şimdi tek amaçları iktidarını sürdürmek, yargılanmadan kurtulma çabasındadırlar. Bu nedenle  kimlikler dahil, her türlü ayrıştırma  ve kışkırtmaya, baskı ve şiddete  yönelecektir.  Vatan  topraklarını  satarak, el kapılarında dilenerek  ekonomik  bunalımdan çıkmak istemektedir. Savaşı da bahane edecektir,    Vatanını seven, laik, demokratik  cumhuriyetten,barış ve  huzurdan yana olan her kesimin , anayasal/yasal haklarını kullanarak  demokratik tepkilerini ortaya   koymalıdır. Ülkemizin ve halkımızın, iktidarın kurmak istediği ortaçağın karanlık zihniyetli  rejimine  teslim olmasına engel olmalıyız.  26.03.2022

     

      

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.