2025 Yılında Umudun Ve Direncin Yüksek Olması Dileğimizle

Her geçen yıl bir gelecek yılın gölgesinde ve umudun direncin eşliğinde yükseliyor mu? Yoksa yeni gelen gideni aratıyor mu? Bu yıl bu analizi sadece Aydın için yapacağız! Her geçen yıl kendini aratmıyor; ekonomik, siyasal, sosyal ve kültürel gelişimlerden yoksun demeksek bile azalan ve kaybedilen irtifalar ile kendini aratmıyor! Yeni gelen yıl da daha başından görülen ve alınan kararlara karşın umut ve direncin şart olduğunu gösteriyor!

2025 Yılında Umudun Ve Direncin Yüksek Olması Dileğimizle

Her geçen yıl bir gelecek yılın gölgesinde ve umudun direncin eşliğinde yükseliyor mu?

Yoksa yeni gelen gideni aratıyor mu? Bu yıl bu analizi sadece Aydın için yapacağız!

Her geçen yıl kendini aratmıyor; ekonomik, siyasal, sosyal ve kültürel gelişimlerden yoksun demeksek bile azalan ve kaybedilen irtifalar ile kendini aratmıyor! Yeni gelen yıl da daha başından görülen ve alınan kararlara karşın umut ve direncin şart olduğunu gösteriyor!

Ekonomi; Aydın da ara sanayii olmak üzere tarım, hayvancılık ve ziraat sıralı geliyor!

Sosyal yapı; Dışarıdan gelenler yani mülteciler ve bunların sosyal yapıya etkili oldukları asimilasyon, kültürel yozlaşma, Anadolu kültürüne olan zayiatları!

Siyaset; Siyasette partiler üstü yapılanma, Makyavelist yapılanma, teokratik duruş! Milliyetçi ideolojinin ve siyasi olgunun geldiği yol ayrımı!

Yörük yaşamın ve kültürünün ayakta kalma çabası, toplumsal yaşam şeklinin sivil toplum örgütlerince, yerel yönetimlerce geleneksel Yörük kültür anlayışının yıllara taşınma çabası!

EKONOMİ

-Aydın ara sanayi dediğimiz ziraat makinaları ve hafif sanayi ürünlerinde ilçe sanayi üretimleri dahil (Nazilli, Söke) bölgede ve dışarıda yapılan Tarım fuarlarında stantlar da yer alarak bir ivme kazanmış, imalatta ki maliyetlerin yükselmesi bu ivmeye hız kaybettirmiş, ayrıca tarım ve ziraat üreticilerinin, üretimde ki yine maliyet endekslerinin yükselmesiyle üretici kimliklerini bırakmaları başta istihdam olmak üzere arz ve talep dengelerini altüst etmiş duruma gelmiştir. Ara sanayicilerin yurt dışı bağlantıları dolarda ki yükselişlerin bir canlılık getirmesine karşın yerelde ki üretimin azalması, maliyetlerin yükselmesi iç piyasalarını yok olma durumuna getirmiştir!

Aydın jeolojik kaynaklar yönünden birçok ilimizden önde gelen ilimizdir! Doğru teknolojinin kullanılmadığı jeotermaller sayesinde çokça inkar edilse bile veriler bu yenile bilinir enerjinin bölgenin doğa örtüsüne ve incire, zeytine verdiği zararlar yıllara sair kendini göstermiştir! Bununla kalmayıp ülkede uzun yaşam öyküsüne de ket vurmuştur! Tarımla ziraatla uğraşan köylüler; cazip rakamlara arazilerini satarak, azgın enflasyon sayesinde şu günlerde işsiz güçsüz bir iş gücü yığını haline gelmiştir! Düşen dekolteler, azalan araziler, pamuğa konan kotalar, verimli topraklara dikilen çimento fabrikası, yer altı sularını kurutacak kadar suyu emen dev hasa kağıt fabrikası, önlenemez maliyetler bölgenin geleneksel üretim yapısını tanınmaz hale getirmiştir!

Siyasi zıtlaşmalar sayesinde Aydın iline bir türlü yapılanmayan hava alanı sayesinde yatırımcıların yeterince yoğunlukta gelmemesi, sanayi odasının kargo turizmine koyamadığı katkı görünen büyük kayıpların kendisidir. Hava yolları vasıtasıyla yapılanmayan ihracat, tarım ve ziraat ürünlerinin hızlı ulaşım yapısının oluşamamasından gördüğü zarardan başka ne olabilir ki?

Tarım Ziraat ve Hayvancılık;  üreticilerin yüksek maliyet sorunları bu üç ana arterin neredeyse durma noktasına geldiğini gözlemliyoruz. Burada devletin devreye girerek üreticileri teşvik, petrol, ilaçlama ve krediler konusun da kucaklayarak üreticileri yeniden bu alanlara çekmeye çalışması gerekmektedir.

Süt üreticilerin kooperatifler vasıtasıyla üretimin içerisine çekilmesi, kredilerin kooperatiflerin güvencesiyle verilmesi, süt üretiminde önemli olan yem konusunun yerli yem üreticilerin desteklenerek piyasa koşulların baskısından kurtarılması gerekmektedir! Tarım ve ziraat; sulama konusunda sistemlerin ve barajlardan faydalanma imkanlarının denetimlerle verimli bir şekilde kullanılma şartlarının oluşturulması, enerji maliyetlerinin düşürülmesi zorunluluğu,  çözüm bekleyen sorunların başındadır!  

Sosyal yapı; Dışarıdan gelenler yani mülteciler ve bunların sosyal ve ekonomik yapıya etkili oldukları, asimilasyon, kültürel yozlaşma, Anadolu kültürüne olan zayiatları!

Ülke ekonomisi, üretime dayalı sürdürülebilirlik imkanları içerisinde kalmış olsaydı; sınırlarımızda meydana gelen savaşların bizlere getirdiği yıkıntıları bu denli ekonomik ve sosyal yıkıma neden olması söz konusu olmayacaktı! Ülke ekonomisinin dışarıdan sözde vaat edilen rakamların cazibelerine kapılıp, yurdun her kesimine sıkıştırılmaya çalışan on milyon nüfusun ülkeye içinden çıkılmaz bir sosyal ve ekonomik sorun yüklemiştir!

Ekonomik koşullar zorlaştıkça, dışarıdan gelen mültecilerin ikametgâhlarına kadar resmileşecek imkânların sunulması, vatandaşlık haklarının verile bilmesi, belirlenen miktar doları getirenlerin mülk ve nüfus yapısına resmi olarak kavuşması sosyal ve ekonomik dengeleri alt üst etmiştir!

Anadolu kültürünün yoğun yaşandığı Aydın’da; Mültecilere kampların kapılarının açılması, kültürel değerlerimizin asimile olmasına nedenler oluştururken, eğitimde, mahalli yaşamın karışık bir sosyal yapılanmayla kötü gidişin nerede ne zaman duracağı, ıslah edileceği ve kontrol altına alına bileceği kuşkusunu yaratarak, kitleler arasında rahatsızlıkları dile getirmeye başlamıştır! Bu gün geri dönüşlerin bile resmi sayıları net bir şekilde verilemezken, Suriye’de olacakları bekleyen milyonlarca mülteci sırtımız da sosyal ve ekonomik kambur olarak devam etmektedir! Kayıt dışı çalışanlar çoğunlukla mültecilerden olması, vatandaşlarımızın kanunun tanıdığı iş hukukundan faydalanmalarını engellemektedir!

Yörük kültürünün sürdürüle bilir ve gelecek tarihlere taşınabilir olması için bölgede irili ufaklı oluşan Yörük dernekleri bir bütünün parçaları olması yerine, bir birlerine rakip dernekler halinde yine de  kabullendiğimiz Yörük kültürünü tanıtarak yaşatmaya çalışıyorlar. Yine geleneksel EFE kültürünün simgesi haline gelmiş DEVE güreşleri hayvan severlerin eleştirilerine rağmen siyasilerin boy gösterdiği ama Aydın halkının sabırla bekleyip halk olarak aynı duyguyu eğlenceye çevirdiği, coşkulu zaman geçirdikleri günleri yaşamanın keyfini çıkarıyorlar. Bölgede ve egede tam bir sektör haline gelmiş deve güreşinin renk armonisini oluşturan deve sahipleri ayrı bir haz ve heyecan yaşamaktadırlar. Bu geleneksel kültürel olgu ve kavram belediyelerin katkıları sayesinde devam edeceği gerçeğini uzun süredir vazgeçilmezliğinden anlaşılmaktadır!

Sosyal dengelerde; Anadolu geleneklerimizin yeni nesil yansıtılma şansı azalmış, bu durum  farklı davranan bir neslin ileride karşımıza dikileceği gerçeğini de yansıtmaktadır.

SİYASET; Tam bir hamaset görünüme bürünmüş, ideolojik çöplük haline gelmiş, tarafların tercihi siyaset yapma yerine verilen vaatlerle ve imtiyazlarla, tekli lider anlayışının yerele yansıtılmasın neden olan kaymalarla, tekli anlayışın sayesinde toplumun ve siyasetin birlikte kirlenmesine neden olmuştur! Siyaset; kitlelerin tercihine ses veren bir cephede ideolojik yapılanmanın öncülüğünde gurup ve kadro çalışmasının alanıdır! Bu temiz siyaset anlayışı teklik kavramı sayesinde manipülasyonlarla siyasette lider sultacılığı arenasına dönüşmüş, isimler üzerinden yürüyen bir kavram karışıklığının ortaya çıkmasına neden olmuştur! Bu hale getirilen siyaset, siyasilerin  Aydın ili için bir şeyleri yapma gayretiyle oluşacak dayanışmaya dayalı siyasetinin yerine, biri birlerini yok etme siyaseti sanatına dönüşmüştür! Yani siyaset Aydın halkına kadro çalışmasıyla artıların götürüldüğü alandan, bir isme hizmet etme arenasında gürültüye getirilmiştir!

Aydın ili siyasete temiz sayfada yeni yüzler yetiştirme yerine, biat ettirme yok etme anlayışını yerleştirerek, koltuk üzerinden siyaseti devam ettirme hastalığına yakalanmıştır!

Mütedeyyin anlayışın gölgesinde yıllarca siyasete isimler yaratan, TBMM’de bakanlıklar dahil önemli görevleri üstlenen, tarihe isimlerini yazdıran liderleri, Aydın halkı hasretle arar duruma gelmiştir! 32  yıl aradan sonra mütedeyyin anlayışın hakim olan gücünü siyaset yaparak geçen sosyal demokrat anlayışın siyaseti ve liderleri bir çember içerisinde uzun yıllar aynı isimler üzerinden yürürken, yerelde ki iktidar olma başarısını hala elinde tutmaktadır! Ülke için siyaset, vatan için bütünlük ve devletin sağlam bekasının yaşatılmasının bugün ne durumda olduğunu yazarsak;

Aydın da yerelde siyasetin ve TBMM’de varlığının gölgesinin büyüklüğünü ortaya koymaya; kim cesaret edebilir sahip oldukları koltuktan kalkarak!

Anadolu’dan varlığını yaşatmak için gelerek bu topraklarda kültürünü yaşatmaya gayret gösteren YÖRÜKLER, kurtuluş savaşının içerisinde yer alarak tarih yazan EFELER ve değerli Aydın halkının Yeni yılını kutluyoruz. Gökyüzü kubbenin altında en güzel toprakların varlığının ilelebet yaşayacağına inancımızla birlik ve beraberlik içinde her şey Aydın ve güzel yurdumuz için diyerek SAĞLIK ve ESENLİK İÇERİSİNDE bir yaşam diliyoruz YÖRÜKEFE gazetesi olarak!

Selva Demirci

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER