24 Temmuz’u kutlayalım, yazalım, çizelim. Hatırlayalım, hatırlatalım ve günün sonunda seneyi bekleyip kendimiz çalalım, kendimiz oynayalım. Biz basın olarak derdimizi, tasamızı anlatmaya, içimizi dökmeye devam edelim kendi içimizde, mesleki birliktelik içinde oturup istişare edelim, akabinde; dertlerimize çözüm gelsin diye bekleyelim gene bir gün de…
24 Temmuz 1908 tarihinde basında sansürün kaldırılmasının demokrasi ve özgürlük yolunda önemli bir adım olması nedeniyle her yıl 24 Temmuz günü Gazeteciler ve Basın Bayramı olarak kutlanmaktadır. İşin açılımı bu’dur.
Şimdi bir değerlendirme yapalım. Sansürün kaldırılması tamlamasının sadece kelime olarak var olduğunu ayrıca bunun yöntem değiştirerek daha etkin bir biçimde biz gazetecilere belki baskı belki tehdit belki de göz dağı verilerek yandaş değilseniz eğer ,ifade özgürlüğünüzün kısıtlandırıldığını, haberlerinizi en doğru şekilde halka yansıtmanızı engelleyecek durumuna getirildiğini ve dayatmacı bir gazetecilik yaptırılma yoluna gidildiğini görmüyor, yaşamıyor değiliz. Demokrasi ile yönetilen her toplum mesleki gerekliliklerinin gerektirdiği her şeyi özgür, demokrat ve korkmadan yerine getirmelidir. Engellenirseniz; üretemezsiniz, gerçekleri aktaramazsınız, mesleki yıpranma ile gazeteciliği tamamen çıkarcı, rantçı kesimlerin elinde oyuncak yaparsınız.
Önce hür basın diyerek biz yerel basın için çok önemli bir konuya daha değinmek istiyorum. 1 Temmuz 2021 Cumhurbaşkanlığı’nın yayınlamış olduğu Tasarruf Genelgesi üzerinden 1 yıl geçti. Bu süreç içinde kıt kanaat geçinen yerel gazeteler daha da bir ekonomik çöküntünün içine girdi ve bir çok meslektaşımız gazetelerini kapatmak durumunda kaldı. Tasarrufun halen sadece yerel medya üzerinden devam etmesi daha da çıkmaza sokuyor herkesi. Bu genelge belleri büktü; bütçeleri daralttı, cepleri boşalttı. Çok sıkıntılı dönemlerden geçtiğimiz şu günlerde bu genelge kararı yerel basın için bir yıkım oldu ve olmaya devam ediyor. ÜST mercilerden bu konuyla ilgili bizleri anlamalarını ve tasarrufun sadece basın üzerinden yapılamayacağı konusunda bizlere destek olmalarını önemle rica ediyorum. Temsilcilerin yerel basını seçim zamanında değil de her dönemde unutmaması gerektiğinin de altın çizip bir dip not bırakmak istiyorum.
Başta da belirttiğim üzere yapılacak çok işler var gazetecilik adına. Ayırt etmek ve edilmek, mesleğin hakkını veren, kalemini satmadan hakkını alan, itilmeden, şiddet görmeden, hür ifadesi engellenmeden haberini yapan özgür ve birlik içinde birbirinin üzerine basmadan mesleğini icra eden kendimde dahil tüm meslektaşlarımın gününü kutluyorum.