Aydın’da CHP’li belediye başkanları engellerin içinden mücadele ederek, sıyrılıp sosyal belediyecilik adına yaptıkları hizmetleri biz basın olarak kovalamaktan, haber yapmak için izlemekten adeta yorulduk. Büyük şehir, Efeler, Germencik, İncirliova, Kuşadası, Didim dahası sayılacak Türkiye’de özellikle on bir büyük şehir belediye ve başkanları adeta bulundukları bölgelerde insan dokunmak adına; tarımda, ziraata, hayvancılıkta, esnafa yardımda, Pandemi’de haklın yanında, esnafın yanında olmakta yarışıp durdular! Hizmetin halktan yana olmasının iktidar olmanın asli görevi olduğunu tüm Türkiye’ye gösterdiler! Türkiye onların etrafında toplanırken, onların hizmetlerinin çemberini daraltma konusunda; sistemin biri, biri ardına olumsuz kararlarla karşılarında set oluşturma konusunda hiç eksik kalmadan ellerindeki kanun yapma ve karar alma gücüyle engelleri peşi peşine sıralama gayreti içerisine girdiler!
Sosyal belediyecilik kavramını üstlerine düşen ölçülerin üstünde ki çıtalara taşımaya çalışan On bir büyük şehir belediyesi tüm imkânları zorlayarak, çareler arayarak bu hizmetleri devam ettirmeye çalışırlarken, sözlü engelleme ve sözlü dalaşmalarla da karşı karşıya kalmaları anlaşılacak bir şey değildir!
Son günlerde Aydın Büyük Şehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na gönderme yapan AKP Aydın İl Başkanı Ömer Özmen’e Germencik belediye başkanı Fuat Öndeş’in Otizmli ve özel gereksin imli bireylere için açtığı spor salonunun açılışına katılan Başkan Özlem Çerçioğlu’nun AKP İl Başkanı Ömer Özmen’e verdiği cevap “artık yeter bu kadarı da olmaz yeter” dedirtecek ölçülerde bir çıkıştı!
Şunu özellikle belirmek gerekiyor; Ömer Özmen’inin sosyal belediyecilik konusunda Aydın’a faydalı çalışmalar yâda Türkiye’nin Aydın Belediye başkanına bakış açısını doğru buluyorsa ki buna cevap kamuoyunun verdiği sinyaller yeterli olacaktır; Aydın’a daha fazla hizmetlerin iktidar oldukları 20 yıllık bu dönemde kendilerinin de koydukları hizmet katkılarını, yeterli güçleri sayesinde getire bilmekti! Bugün Ömer Özmen’de kalkıp bakın benim İl başkanlığım dönemimde Aydın’a kazandırdığım değerlerin listesi budur demeliydi!
Vardır yâda yoktur cevap hakkı Sayın Ömer Özmen’e aittir ama bir basın gözüyle Aydın için yapılanları taraf olmadan doğrularıyla Aydın halkına yansıtma görevimizin gereği; yapılan hizmetler halk için ise o zaman hangi siyasetin tarafında olursanız olun, bu hizmetleri desteklemek de temiz siyasetin, doğru yapılan siyasetin kendisi ve gereğidir! Biz basın olarak Ömer Özmen’i de yazmak ve onun Aydın’a kazandırdığı artılardan övgüye bahsetmek istiyoruz!
Özlem Çerçioğlu belli ki suskunluğunu bir yere kadar taşıya biliyor! Halkın ne dediğine kulak asın, halk ne durumda demeye gelen konuşmasıyla bir çıkış yapması, yapılanların takdir edilmesine bir çağrıdır!
Sebepleri birçok nedenlere dayandırılan ekonominin ve Türk parasının dibe vurduğu bugünlerde; siyasetin daha fazla bir arada yapılmasına, dayanışmanın üst düzeyde tutulmasın, eldeki imkânların yerel yönetimler olarak her alanda her kesime homojen bir dağılımla götürülmesine ihtiyaç duyulduğu gerçeği söz konusudur!
20 yıldır ayrışmanın, iki uçlu ekonomik bir yapıyla; ya çok fukara yâda çok zengin kesimlerin yaratıldığı, iki ayrı toplum yapısıyla biri birimize yabancılaştırıldığımız bu sürece artık yeter demenin zamanıdır! Söz konusu Türkiye’nin bekası, ülküsü ve Liyakat yapısıdır! Bu ülkede her şeyin, ipin ucu kaçmış durumdadır! Evet, muhalefet yapılır ama bu muhalefet yeter artık dedirtecek seviyede olmamalıdır! Türkiye’de artık her şey güllük ve gülistanlık değildir! Savaşta değiliz ama savaşa girdiğimizde düşeceğimiz durumdan da farklı bir halde değiliz!
Kimin kazanacağı tabii ki çok önemlidir yeni yönetimde milletin fukaralığını yok edecek, Milletimizin gururlu ve övünçlü duruşunu yeniden kazandıracak, iradenin milletin elinde olduğu parlamenter sisteme dönüşünü getireceklerin olacağı gerçeğinin de arkasında durmak, kazanma hırsı adına daha fazla yok olmayı kabullenmekten vaz geçilmelidir! Tabii ki bu beklenenleri her siyasi parti yapabilir, halk bunu duymak istiyor, işin özeti budur!
Bu millet geleceği yüksek ideallerle hedeflemeyi hak eden bir millettir, bu millet orta halli dahası daha da aşağı seviyelerde geçinen bir millet olmayı kabullenecek değildir ve asla da olmayacaktır!
Bir kesimin mutlu ve refah yaşaması, diğer bir tarafın fukaralığı kabullenmesi nin üzerinden olması asla olmayacaktır, bu anlamada gelmeyecektir!