YEREL SİYASETİN YÜKSELEN SESLERİ
KONUK CHP AYDIN İL BAŞKANI HİKMET SAATÇİ- 1. BÖLÜM
“ALTILI MASA’NIN BAŞARISI TÜRKİYE’NİN BAŞARISI OLACAKTIR”
Türkiye’nin yeni bir siyasi sayfaya, milletçe özlediğimiz çağdaş ve refahın bol olduğu bir yaşamı yerelden yükselen siyasetle ulaşmak için açılacak yolun ufku ve ışığı olma adına tüm yüreğimizi ortaya koyduğumuz bu çalışmayı ve ildeki tüm siyasi parti başkanlarına yapacağımız çalışmaları siz değerli okurlarımıza sunmaktan mutluluk duyuyoruz.
ERDAL DEMİR: Başkanım Yörükefe Gazetesi’nin il başkanı olarak 2. Defa röportajına giren kişisiniz. Sizinle dostluğumuz var; hep baki. Biz onları bir yere bırakacağız. Ama yerel ve ulusal siyaseti konuşacağız sizinle. Siyaseti bilen bir şahsiyetsiniz. Cumhuriyet Halk Partisi’nin nöbetteki askerisiniz. Atama ile geldiniz. Halkın ve siyasetin arasında spekülatif konuşmalar oldu. Aslında herkes sizi çok iyi tanıyor. Sizin hiçbir beklenti olmadan bu göreve her zaman geleceğiniz konusunda herkes hem fikir. Örgütün içinden neden biri görevlendirilmedi neden Hikmet Saatçi, daha önce yaptığı işe tekrar çağırıldı. Bu örgütün bir eksikliğini tamamlama mıydı; yoksa birilerinin istemi miydi diye bir konuşma var. Bu konuşmayı biraz açıp halletmek lazım bunu. Bu konuda düşünceleriniz nelerdir?
HİKMET SAATÇİ: Benden önceki İl Başkanımız Ali Çankır, milletvekili aday adayı olması itibariyle, genel merkezden gelen yazıyla ayın 26’sından itibaren il başkanlığını bırakması gerekiyordu. Bıraktıktan sonra il başkanlığı boşaldı ve tüzüğümüz gereği örgüt içinde olmasının dışında dışarıdan da atama olabileceği var. Genel merkez dışarıdan atamayı uygun gördü. Atamada da gerçekten de ülkemizi çok ilgilendiren ve köprüden son çıkış olan bir seçim olarak görülüyor. Bu anlamda da bu örgütleri iyi bilmem ve iyi tanımam ayrıca bu görevi daha önce yapmış olmam dolayısıyla ismim gündeme gelmişti. Genel merkezimizin teveccühüdür bu. Bu seçimlerin benimle atlatılabileceğini, tecrübemden, bilgimden faydalanmak istemiş olabilirler. Örgütleri iyi tanıyan biri olmam bir avantajdı. Bunlar bir araya geldiğinde bu işin başarılabileceğini düşünmüşlerdi ki bana böyle bir teklif geldiğinde severek kabul ettim. Yönetim içindeki arkadaşlarımın hepsi birbirinden değerli. Seçimi bu yönetimdeki arkadaşlarla yapacağım. Atandıktan sonra onlardan sonsuz bir saygı gördüm.
ERDAL DEMİR: Başkanım siz yönetim içinde değişiklik yaptınız mı?
HİKMET SAATÇI: Geldikten sonra ilk toplantımda, bizim il sekreterimiz, örgütlerden sorumlu başkan yardımcımız ve saymanımızın yani divan heyetimizin üçü de Didim ilçemizdeydi. Bunun yanlış olduğunu düşündüm; çünkü il yönetimindeyiz. Herhangi bir olağanüstü olaylarda Didim’den arkadaşlarımızın zor geleceğini düşündük. Acil olaylar var seçim arasında. Her an beraber olmamız gerekebileceğini düşündüğümüz için, burada bir değişikliğe gittim. Hepsinin başarabileceğine inanıyorum. Tam kurmaylarda fakat Efeler ilçesi dışındaydılar. Efeler’den Kaan Erçetin’e verdik. Okan Bey’den aldık. Örgütlerden sorumlu arkadaşımız gene Didin’den Serkan Doğan’dı. Bu arkadaşın yerine Efeler’den Burak Yılmaz’a görevi verdik. Sayman Didim’de ki Dilaver arkadaşımızdı. Kendisi toplantımızda görevi bırakabileceğini söyledi. Fakat kendisinin şu anda devam etmesini istediğimi, henüz yeni devraldığım için hesap ve kitaplara giremediğimi, kendisinden bilgi alacağımı belirterek daha sonra bunu düşünebileceğimi söyledim. Bu benim için çok önemliydi. Çünkü seçime gidiyorum. Aydın merkezde olması çok önemliydi il yönetiminin…
ERDAL DEMİR: Bir yönetimi devralan yeni bir başkan, bu dönemden çıkmadan milletvekilliğine aday olan diğer başkan. Siz başarılı bir yönetim mi devraldınız; yoksa dışarıdan olan kurmayların olmasından dolayı örgütte bir hantallığın var olduğunu gördünüz, bu anlamda da mutlaka bu hantallığı başarılı olamama nedenlerini kurmaylarla dışarıdan çalışmaya bağladığınız anlamına geliyor mu?
HİKMET SAATÇI: Hayır; eksiklik görmedim. Başarılı arkadaşlarım ve ben hiçbirine başarısız diyemem. Ben baştan söyledim bu arkadaşlarımla ben seçim atlatacağım. Okan arkadaşım 4 yıldır bu görevi üstlenmekte; Serkan kardeşimiz de dört yıldır bu görevi üstlenmektedir. Bu başarısızlıktan kesinlikle değildir. Artık bir seçime gidiyorum ben hadi arkadaşlar! Dediğimde iki saat sonra değil de her an yanımda olacak arkadaşların olmasını istediğim için değişim yaptım.
ERDAL DEMİR: Dışarıdan siyaseti izleyen bir siyasi bir kimliksiniz. CHP’nin size görev verdiği zaman hazır olmanız ne kadar çok önemli ise dışarıdan CHP’nin bütün siyasetini izlemekte o kadar önemlidir. Mesela ilçelerle diyaloglarınızın devam ettiğini medyada ya da birebir görüyorum ve bunlar güzel şeyler. Siz başarılı noktaya gelmiş bir ili bu saatten sonra götürmek çok kolay mı diyorsunuz yoksa çok net bir cevap almak istiyorum; bence bu dönem, örgütün Aydın’da çok başarılı olduğu söylenemez konusunda bir cevap alabilir miyim?
“BENİM İL BAŞKANLIĞIMDA DAHA DA İLERİYE GİDECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM. GİTMEK ZORUNDA OLDUĞUNA İNANIYORUM”
HİKMET SAATÇI: Benden önceki il başkanım, elinden geldiğince il başkanlığını yapabilmiş ve fazlasını yapmaya gayret etmiş bir başkanımızdı. Ben il yönetiminin bu arada seçim olmadı biliyorsunuz, pandemilerin girmiş olması, bazı örgütlerimizde biraz geri gitmiş olduğunu düşünüyorum. Ama pandemi sonrası bu ölü toprağın atıldığını Ali Başkan ile beraber atıldığını ve örgütlerin eski ivmeyi kazandığına inanıyorum. Fakat ben benim il başkanlığımda daha da ileriye gideceğini düşünüyorum. Gitmek zorunda olduğuna inanıyorum. Çünkü onların döneminde seçim yoktu son 4 yılda ve bu dönemde seçim var. Ben onlardan daha iyi yapmalıyım ki, bu örgütü daha iyi çalıştırmalıyız ki başarıyı getirelim.
ERDAL DEMİR: O zaman bir makas ortaya çıkıyor. Bir açık makas var şimdi. Chp’nin bugün ülkede uyguladığı, yaşadığı ve başarı ile taşıdığı bir bayrak var. CHP genel merkezinin ve başkanının Türkiye’de bugün siyasette açık ara önde götürdüğü politikaya Aydın’ın makas aralarını açarak mı izlediğini düşünüyorsunuz; yoksa makas aralığı kapatarak yakın politikalar yaptığını düşünüyor musunuz?
HİKMET SAATÇI: Evet ben Ali Çankır başkanımızın yönetimi ile beraber, genel merkezimizin o makası doğrultusunda gittiğine inanıyorum. Her il başkanı o makas doğrultusunda gitmek zorunda. Genel merkez ile aynı güzergahta çalışmak zorunda. Yoksa il ayrı genel merkez ayrı bir yerde bu başarı getirmez. Daha büyük bir dağınıklık getirir. Ben Ali Çankır’ın yönetiminin aynı makas üzerinde yürüdüğüne inananlardanım. Bende genel başkanımızın yaptığı politikaların, aynı güzergahında yürüyeceğim. Başarı da öyle gelir diye düşünüyorum.
ERDAL DEMİR: Peki şimdi Türkiye’de henüz daha net belli olmasa bile bir seçim aritmatiği konuşuluyor. Ama biz her konuşulanın arkasında bir gerçeğin olduğunu da biliyoruz. Ön kulisler bir yere götürür siyaseti. Yarın seçim varmış gibi düşünerek bu göreve geldiniz. Mesela bizim birden fark edeceğimiz ve hemen uygulamak istediğiniz bir proje var mı?
“ EN KISA SÜREDE TÜM ÖRGÜTLERİ HER YERDE GÖRECEKSİNİZ.”
HİKMET SAATÇİ: Evet var. Dün itibariyle yönetici arkadaşlarımla konuştum. Artık köy göründü. Görünen köye ulaşmak daha kolaydır çünkü önümüz seçim. Önümüzdeki on ya da en geç on beş gün içerisinde örgütlerimizin hepsinin mahalle diye hitap ettiğimiz o yerlerde ilçe örgütlerimizi o köylerde göreceksiniz ve bunu yanında o köylerde ilçelerimizi dolaşırken, her birinin yanında il yönetim kurulunu da göreceksiniz. Tüm örgütleri her yerde göreceksiniz. Bunun için ilk adımı planladık. Salı günü ilçeleri dolaşmaya başlayacağız ve her ilçemden bir köy programını isteyeceğiz. Bu yaptıkları programda burada oturmayla il yöneticiliği olmayacak. Gitmek zorundayız, biz oturmaya gelmedik. Ben kimseyi de oturtmaya gelmedim; çalıştırmaya geldim.
ERDAL DEMİR: Biz buna siyaset bilimin termolojik yapısında hücre çalışması diyoruz. Bence çok önemli bir proje. Bu projenin içinde sadece örgütün olması yeterli değil. Chp’nin kazanmış olduğu yerel yönetimler var. Bu projeyi onlarla tartıştınız mı; bu projenin içinde kendilerine düşeni yapma konusunda size uyumlu çalışma sağlayacaklar mı?
HİKMET SAATÇI: Bizim 17 ilçemizde yerel iktidar olduğumuz ilçelerimiz var. Buralardaki belediye başkanlarımız, bu çalışmaların her kademesinde olacaklar. Kendilerinden bu konuyla ilgili görüşlerini aldık. Başkanlarımız bu projede olacaklarını beyan ettiler. Kendilerine teşekkür ediyorum.
ERDAL DEMİR: Şöyle anlayabilir miyiz bunu? Biz siyasi çalışmamızı mutfağımızla birlikte yola çıkarırız, kararları biz kendimiz veririz. O çalışmaların ayaklarını da Büyükşehir dahil olmak üzere belediyelere bildiririz ve o uyumu onlardan bekleriz. Biz kendi programımızı kendimiz üretiriz. Bizim buradaki duruşumuz budur; diyebiliyor musunuz?
HİKMET SAATÇI: Tabi Ki Diyebiliyoruz.
ERDAL DEMİR: Alana çıkacaksınız ve alan çok büyük. Gittiğiniz yerlerde yerel yönetimlerle ilgili bir takım tercihler, talepler kesinlikle önünüze çıkacak. Bu talepleri e-posta veya ulak hemen Büyükşehir ve diğer ilçelere ulaştırıp bunları yerine getirme ve bunları izleme takip etme konusundaki şeyinizi nasıl kullanacaksınız?
HİKMET SAATÇI: Örgütlerimizden çalışma ile ilgili programları isteyeceğiz. Bu programlara il yöneticilerin katılacağını söylemiştim. Tabi ki talepler gelecektir. Yerel iktidar olduğumuz bir gerçektir Aydın’da. Bu talepleri ildeki arkadaşlar kayda alacaklar ve nereden ,hangi kısımdan bir talep geldiyse bunların anında çözüm yolu aranacak ve çözüm için bir arkadaşlarımızı görevlendiriyoruz. Biz seçime gidiyoruz. İnsanların talebi eksik olmaz; biz iktidarız ve iktidardan talepler olacaktır. Onları da çözmek bizim vazifemizdir.
ERDAL DEMİR: Atamayla geldiniz. Ama beklentiniz vardı. Çünkü hem genelde genel merkez, hem içerde yerellerle ilişkileriniz devam ediyor. Bu zaten sizin en güzel tarafınız. Yani ben şapkamı aldım gittim; beni bir daha aramayın diye bir anlayışa sahip değilsiniz. Zaten CHP’li olmanın özelliği de bu. Bu projeleri mutlaka çantanızda tutuyordunuz; ben buraya gelirsem seçim politikasına uygun projelerle geleceğim diye yola çıktınız. Siz ilçe başkanları ve örgütler ile beraber genel bir toplantıya alıp bu projeleri onlarla tartışıp ondan sonra mı alana çıkacaksınız; yoksa tek tek gezip öyle mi onları alana saracaksınız?
HİKMET SAATÇI: Ben ilçe başkanları ile ilk toplantımı yaptım. Onların ve benim onlardan isteğim nedir; diyerekten tartıştık . Onların bana toplantısından sonra artık demiştim 10-15 gün içinde harekete geçireceğim. Ben muhtemelen Salı gününden itibaren 3 gün içerisinde tüm ilçeleri ziyaret ederek, onlardan bu programı toplayacağım. Daha sonra bu çalışmaya geçeceğim. Benim bekleme lüksüm yok.
ERDAL DEMİR: Peki ilçelerin böyle bir hazırlığı, seçime hazır bir hareket tarzlarının olduğunu görüyor musunuz?
HİKMET SAATÇI: İlçe Başkanlarım, yabancı değil. Daha önceden uzun süreli ilçe başkanları ve nasıl çalışılacağını iyi bilen arkadaşlarım. 2014-2015 yılında çalıştığım arkadaşlarım da var. Çalışma sistemlerini bilirler. Ali Başkanımın döneminde de az çok çalışmış insanlar bilirler; pandemi bizi ne kadar duraksatsa da pandemi sonrası bir ivme kazanıp ;çalışmaya başladılar. Buna hazırlıklı olduklarına inanıyorum. ,
ERDAL DEMİR: Bazı ilçe başkanlarıyla, belediye başkanları arasında uyumsuzluk konusunda tespitleriniz var mı; tespitiniz var ise tedbiriniz var mı? Tedbir alırken de kimden destek alacaksınız?
HİKMET SAATÇI: Tabi yeni atandım. Ne kadar dışarıdan takip etsem de takibiniz içeriye girdikten sonraki gibi olmaz. Ben atanalı 10 günlük bir süre oldu. Henüz çıkıp herhangi bir belediyeye ziyaret yapmadım. Onlar bana geldi. Bunu da geldiklerinde konuşmuştum. Şimdi sahaya indiğimizde bu arkadaşları ziyaret ettiğimizde nedir; ne değildir öğreneceğiz. Bilgim dahilinde değildir fakat sizin gibi benim de duyumlarım var. Eğer sorun varsa da çözmeye gideceğiz.
ERDAL DEMİR: Başkanım genel merkezi temsil ediyorsunuz. Kanatların üstündesiniz ve sizden daha üst bir mevki yok burada. Bu sorumluluk altında, ben politikayı dizayn edip ben bu sorumluluk altında siyasi aksiyonlarımı göndererek hareket ettirip ve bu seçimi kazanmak için şu an 1. Partisiniz burada. Bu durumla ilgili aksi yönde olabileceğini düşündüğünüz bir ortam var mı dışarıda?
“BİZ GENEL MERKEZİMİZİN GÜZERGAHINDA YÜRÜYEREK 1. PARTİ KONUMUMUZU DAHA GÜÇLENDİRECEĞİZ”
HİKMET SAATÇI: Biz Aydın’da Ana muhalefet partisi olarak biz 1. Partiyiz. Ben bizim daha da büyüyeceğimize inanıyorum. Buraya gelişimdeki ana sebep budur. Bizim daha da büyümeye ihtiyacımız var. Biz tek başımıza nasıl iktidar olabiliriz onun hesabındayız. Sahalarda bu daha da net görülecektir. Ancak bunlar duyumlarla gelmektedir. Duyumlarla hareket etmek il başkanlığına yakışmaz. Biz genel merkezimizin güzergahında yürüyerek 1. Parti konumumuzu daha güçlendireceğiz.
“BİZ TEK BAŞIMIZA NASIL İKTİDAR OLABİLİRİZ ONUN HESABINDAYIZ”
ERDAL DEMİR: Ben genel anlamda Türkiye’de şu an, mevcut siyasi otoriteye karşı bir “Altılı Masa” var. Her şeye rağmen bu uyumlu çalışma devam ediyor. Peki illerde, bölgelerde Altılı Masa diyaloğu nasıl?
HİKMET SAATÇI: Altılı Masa’daki bazı ilçe başkanlarımızla diyaloglarımız devam ediyor. Önümüzdeki hafta bir toplantı tertip edeceğiz. Aydın’da nasıl bir Altılı Masa çalışmasını genişleterek devam edeceğiz.
ERDAL DEMİR: Peki bir sahne kurabilecek misiniz? Mesela Altılı Masa’nın il başkanları ile oturup bir degerelasyon yayınlamanın politikaya yansımalarını biliyorsunuz. Böyle bir projeniz var mı?
“KOLEKTİF ÇALIŞMANIN BAŞARIYA GİDECEĞİNE İNANIYORUM”
HİKMET SAATÇI: Muhakkak olacaktır diye düşünüyorum. Diğer il başkanı arkadaşlarımın görüşünü almadan bir şey söylemem yanlış olur. Ben ortak çalışmadan yanayım. Ben her gelecek öneriye açığım bu konuda. Ben kolektif çalışmanın başarıya gideceğine inanıyorum. Altılı Masa’nın başarısı Türkiye’nin başarısı olacaktır.
Ayın 26’sdında masa tekrar toplanacak. Bu masanın açıklamasından sonra ben il başkanları ile bir toplantı yapmayı uygun buluyorum.
ERDAL DEMİR: İyi Parti İl Başkanı Recep Bey ile bir röportajımız oldu. Oradan bir tane anegtodu çekip size söylemek istiyorum. Bu da çok normaldir. Altılı Masa ne kadar güçlenirse; genele yansır. Recep Bey; “Biz çok iyi örgütüz, çok iyi çalışıyoruz ve her yerdeyiz ve biz iddia ediyoruz ki Aydın ilinde yüzde 50’nin üzerine çıkacak potansiyeli yakaladık” Diyerek çok iddialı bir siyasi söylem getirdi. Aynı lafları da siz söyleyebilir misiniz?
“CHP AYDIN İL BAŞKANI OLARAK BENİM HEDEFİM ÇOK BÜYÜKTÜR”
HİKMET SAATÇI: Her il başkanının hedefi kendi partisini il birincisi yapmaktır. Ben kendi partimden sorumluyum. CHP yerelde iktidardır. Yerelde iktidar olan bir partiyiz daha da büyüteceğim amacıyla geldim. Tabi ki İyi Parti İl Başkanı da kendisini öyle göstermek zorundadır. O da bir siyasi partidir. Altılı Masa ortağı olan bir il başkanımızın tabi ki görüşleri olacaktır. Saygı duyarım ama CHP Aydın İl Başkanı olarak benim hedefim çok büyüktür.
RÖPOTRAJ: ERDAL DEMİR
EDİTÖR: SELVA DEMİRCİ
Güncelleme Tarihi: 22 Ocak 2023, 20:24