Siyaset bazen 7/24 uyanık kalmanız, bazen evde yatağınızı özler duruma düşmeniz, bazen aile fertlerine özlem içinde yabancılaşmanız yani içinde her türlü sonuç olan bir siyasi serüven!
Kendinizi teselli edeceğiniz tutabileceğiniz dallar da var! Vatan millet Sakarya dersiniz ailenizin yanınızda olmasını istersiniz! Bazen yola çıktığınız arkadaşlarla yola devam edersiniz şartlar zorlasa da, bazen kendi kişiliğinizle çatışır hazmedemediğiniz olaylar yaşarsınız ama karar vermekte sonuç belirmekte kendinizle çatışırsınız, hükmedemezsiniz meseleye! Bağlayıcı kılmak kendinizi en zor olanıdır! Fikirler siyaset arenasında bağımlı olmamalıdır! Birine göre siyaset yapmak, genel doğruları ve halkın tepkilerini görmezlikten gelip, çok farklı yönden halkın karşısına çıkamazsınız, birileri istedi diye o istemin doğrultusunda siyaset yapmanız bir gün gelir sizi yalnızlaştırır.
En zorda budur işte. Yalnız kaldığınız andır! Sizi yalnızlaştıranlar ve o şartları size yaşatanlar yanınızda olmayacaktır! Hatta size manifesto gibi söylemlerle sizi istifaya çağıranlar, yarın yanınızda olmayacak, belki de muhabbeti bile söz konusu olmayacak, yalnızlaştığınız sebepleri kendinizde arayıp, pişmanlıklar başlayacak, işte o zaman siyaset sizin için bitmiş olacak! Her şey bir filim şeridi gibi gözünüzün önünden geçerken, ihtişamlı, şaşalı siyasi hayat ve geldiğiniz, vardığınız sonuç!
Neymiş? Siyaset fikir, birikim, öngörü ve bilgi, ideolojik birikim işidir diyerek sözlerinizi ölçüp tartıp öyle sarf edeceksiniz! Hele milletin hassasiyetine, hassas milli duygularına ve ideolojik kutsal düşüncelerine laf söylemeyeceksiniz! Sap döner, keser döner bir gün gelir hesap döner! Bir anda her şey değişir! İflas eden tacir bile birden iflas etmez! Ama siyaset bir saniyede değişir, tüm”cakanız” söner!
Bakalım siyasi arena daha kimleri yalnızlaştıracak, sayın bakalım yola çıkanlarla, yoldan nasıl yalnızlaştırılarak yolda bırakıldıklarını sayın,görün bakalım! Menfaatler çatışınca ne istedin de vermedik diyenler bile, yollarını ayırıp, dünyanın seyrine sundukları unutulmaz siyasi olayları yaşata biliyorlarsa, bu gemiden daha çok yolda birlikte olanlar inecek! Az sayıda kalsalar bile bu sonuç hepsinin akıbeti olabilir! Onun için vatan için, millet için yapılan siyaset yola uygun olmayı şart koşuyor değil mi?
Türkiye’de son onlu yıllardır yapılan siyaset arenası, adeta öğreti makinası gibi hızlı çalışıyor! Olaylar öylesine içte ve dışta değişerek gelişiyor ki, oluşan trendlerin yönünü bile kestirmek mümkün değil artık!
Mesela bundan yirmi yıl önce altılı masadan bahsedilseydi “bunlar kafayı yemişler derdik”. Mesela AKP’yi kuranlar bugün bu tabloyla yola devam edecekler denseydi, bu mümkün değil derdik!
Neler değişti nasılda hızlı değişti. Bize göre onlu yıllar uzun süre olabilir ama devletler için iki gün gibidir! Her milli duygulara hitap etmek isteyenler, binlerce kez düşünüp sonra hitap ederken, bugün günlük konuymuş gibi sohbet eder gibi konuşuyorlar. İşte bazen arada duvara toslayanlar sonuç yaşayıp, yalnızlık yolculuğuna gidebiliyorlar! Sonuçta bir yol gösterilip hadi neyse sende buraya doğru hizmet et dene biliniyorsa şanslı hissede bilirler kendilerini. Bazen yurt içinde bazen de yurt dışında. Artık şansa kader! Bekleyip görmek lazım!