Mesleki durumunu, belediye başkanlığı makamıyla bir tutup, her cümle sonunda mesleğini zikredip sanki sonsuz bir dokunulmazlığının olduğunu düşünen koltuk sahibi; ”koltuktan ahkam kesmek kolay iş”

Yerel basınla aylarca bekledikten sonra çalışıp çalışmama kararını vereceğini belirtirken ayrıca seçmece çalışma tarzı uygulamayı düşünen koltuk sahibi, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanımız Özlem Çerçioğlu’nun yıllardır Aydın basınına verdiği sonsuz desteği görmezden gelip, farklı bir imaj yaratmaya çalışıyor anlaşılan.

Köşe Yazılarımın rutinine bakıldığında,  yerel yöneticiler ile ilgili aleyhte bir makale çok yazmamışımdır; Yazdıklarımda da kızgınlık seviyemin son noktasına gelmişim demektir. Edebimin ve yazı üslubumun dışına çıkmadan eleştiri yapma gayreti içindeyim emin olun. Gazetemizin duruşu ve ilkeleri doğrultusunda çizgimizi bozmadan işimizi yaparken, iki pençe bir divan duruşumuz asla olmaz olmadı da. Takınılan tavrın normalleştirilmesine de kendi açımdan asla müsaade etmeyeceğim.

 Gazetecilik mesleğini ve basın mecrasını makamının dışında tutarak başarı sağlayacağından emin olan koltuk sahibi, bu muhteşem özgüveniyle bizleri şaşırtmadı. Ben de kendisini şaşırtmayarak uzun bir süre mesleğimi çok seven ve önemseyen kimliğim ile dolu dolu kalemimle yazmaya muhteşem bir özgüven ile devam edeceğim.

Sayın koltuk sahibi yaptığı ve yapacağı hizmetleri sanırım kendi kendine tanıtıp sadece sosyal medya mecralarından yayınlayarak bu işi bu kadar kısıtlı tutmanın doğru olduğunu sanıyor. Yerel basının ülke siyasetindeki yerini ve taban gücünü önemsemediği aşikar. Koltuğa yayılıp yerel siyaset ağzı yapmakla, BEN egosunu yüksek dozla kullanmakla, makam sizi geri teper. Sonra da gün gelir devran döner;  bizlerle yüz yüze geleceğiniz zamanda gelir bir halli oluruz! İşte o zaman yerelin başarısını bizim havuzumuzdan halka ulaştırmanın manasının farklılığını yaşamak, başka bir sorumluluk ve duyguyu yansıtır! Bugünün sistemi; basını yok saymak ve güçsüz bırakmak adına her türlü zorları yaşatmaya çalışırken, sizin de bizleri daha zor durumda bırakmanıza karşılık, nasıl bakmamızı bekliyorsunuz sayın koltuk sahibi…

 Süreç zor; bizlere birlikte çalışma adına yanımızda olmanız yerine, kişisel hırsınızı bir yere atmanızın beklentisi içindeyiz. Yapabilirseniz tabii…

Basın yıllardır tüm baskılarla bir avuç kişiyle ayakta kaldı. Basın susarsa ülke susar. Basın yaşama koşullarını kaybederse hayat nefes almada sıkıntı çeker.

Biz kendimizi ifade etmekten  yorulduk; lütfen idrak edin artık sayın koltuk sahibi vb……