Emeklilerin terk edildiği, kendi kaderleriyle baş başa bırakıldığının kanıtıdır VERİLEN SADAKA 100 TL!
Bakın 100 TL ile neler alınır, neler yapılır birlikte bakalım!
-Lüks 3+1 daire alınır ya da, ikinci el bir Mercedes alınır!
-10 dönümlük bir arsa alınıp üzerine bir çiftlik evi yapılır, koyunlar, kuzular ve küçük baş hayvanlar beslenir.
-Beş ailelik bir ailenin, iki çocuğu üniversite tahsilini tamamlaya bilir!
-Emeklisiniz, bir mağaza açıp içini ağzına kadar tekstil doldurup bununla ticaret yapıla bilinir!
Daha fazlası da sayıla bilinir ama tarihi geriye sarmak lazım! Mesela 1950’li yıllara dönmek lazım!
El insaf bir taraftan beş firmaya neredeyse millete ait devletin ihaleleri veriliyor; yıllara sair süreçte alacakları dolar ile aksatılmadan ödeniyor! Gelin kardeşim bu dönemde elinizi sizde taşın altına koyun, dolarla olan alacaklarınızı TL’ye çevirelim denmiyor!
Diğer taraftan 2018’den beri üç yıldır Emekliye ödenen bayram ikramiyesi 1000 TL (Muhalefetin siyasetiyle kabul edilmişti), 2021 yılında (Yine muhalefetin siyasetiyle) Hükümet 100 TL zam ile ödemeyi iyileştirme kararı alıyor! Yani 1000TL, değer kaybetmiş değeri 400 TL’ye DÜŞMÜŞ, verilen 100TL ile bugünkü değeri 500 YTL ulaşan bayram ikramiyesi! Harca harca bileceğin kadar! On dokuz, yirmi yaşlarında yandaş bir delikanlı para havuzunda yüzüyor, lüks hayatın verdiği şaşkınlığı kaldıramayacak olgunlukta olduğu için, kötü alışkanlıklara müptela olmuş, topluma ve gençliğe kötü örnekler sergiliyor.
Bu ne demokrasinin ilkeleri ve kavramlarıyla nede İslam’ın inanç anlayışı ile bağdaşmıyor! Ülkede iki ayrı toplum, iki ayrı uçta siyaseti yaşayan toplum yapısı ile tescillenmiştir! Burada savunacağımız ve topluma iyiden iyiye anlatacağımız şey Laiklik olmalıdır! Laiklik tüm inançların güvencesi ve çeşitli mihraklar tarafından inançların kullanılmasını engelleyen bir kaledir!
Toplum yapılan siyasetin gündem oluşturma alışkanlığından vaz geçip gerçeği görmek zorundadır! Muhalefet de öyle. Oluşturulan gündeme cevap verme ya da püskürtme alışkanlığından vazgeçip asıl gelen rejim tehlikesine dikkat etmelidir! Görülen rejim değiştirme (İnanç eksenli) hareketinde Demokrasinin yok edilmesi, İslam’ın büyük ölçüde yara alması ve karanlığa giden yolun açılması görülmelidir artık!
Yoksa ki satımı yasaklanmak istenen içkinin, bunun üzerinden yapılmak istenen gündemin kendisine karşı direnmek gözle görülen bir hoş gelişme olsa da, asıl direnç bunun hangi nedene dayalı yapılmak istenmesidir! Apaçık demokrasinin kişi hak ve hürriyetini ihlalinden yola çıkarak, bu yasaklanma isteminin nedeninin inanç üzerinden geliştirilmek istenmesine müsaade edilmemesidir! Çünkü Demokrasiyle bağdaşmayan bu gelişmelerin asıl nedenine karşı direnmektir mesele!
İslam’da inanç Kuran’da belirtilen yola göre itikat edilerek Tevhit kabulüdür! Şimdi neler oluyor; kime göre Müslümanlık diyeceğiz, hangi takkeye ve cemaatte göre Müslümanlık, hangi cüppeli hocaya göre Müslümanlık, Feto terör örgütüne göre mi Müslümanlık! Yoksa bugünün yorumuna göre mi Müslümanlık, İslam’ın abası altından saptırılmış, çıkarcı tarafların getirmek istedikleri saltanata göre biçimlendirilmeye başlanmıştır. Din eksenli oyunlara karşı İslam aleminin duruş almasıyla, demokrasi taraflı Türkiye Cumhuriyeti ve milleti; asıl yapılmak istenen rejim değişikliğine karşı duruş sergilemesiyle halledilmelidir!
Bu iki konuda Türk Milletinin hassasiyetini yok etmek için oynanan oyunlar görülmelidir artık!
13.5 Milyon emekli ve ailesiyle inanılmaz bir örgütlülük gücüne erişe bilecek Emeklilerin 25 yıldır yaptıkları sendikalaşma hareketi bir yerel mahkemenin beş dakikada verdiği kararla kapatılıp, milyonlarca emeklinin yeniden sıfırdan yeni bir harekete zorlanması, hukuk savaşıyla mücadele etmek zorunda bırakılması anlaşılmayacak bir oyun değildir! Türkiye demokratik örgütlülük gücüne erişmesin diye önce eğitim sonrada tüm engelci zorlamalar ile yıldırılmaya çalışılan bit ülke haline dönüştürülmüş, her gün yarının planları birer birer yerine otursun diye ardı arkası kesilmeyen gündeme getirilen konular! Bu konulara püskürtme karşı eylemin getirilmesi meseleyi asla çözmeyecektir! Her yeni gündem ve arkasından ben yaptım oldu alışkanlığını yaşatma hareketinin asıl amacını görmek lazım artık! Görülen amaca karşı demokratik direnç geliştirilmedikçe Muhalefet ve STK, Sendikalar asla bir iş yaptıklarını, örgütlülük gücünün önünü açtıklarını söyleyecek durumda olmayacaklardır!
Ne diyelim taktir muktedirindir! Yetineceksin emir büyük yerdendir, 100 TL geleceğin teminatıdır!