İlk çağlara bir göz atın lütfen. Asırlar önce bile kadına şimdiki dönemde yaşatılan zulüm yok denecek kadar azdı. Devlet yönetiminde bile söz sahibi olan kadın , teknoloji ve bilim çağı içinde olduğumuz şimdiki zamanda git gide değersizleştirilip, ölüme mahkum ediliyor. Toplumdaki ekonomik çöküntü sebebiyle( bu sadece bir seçenek) öfkelerini, hayata olan tepkisini eşim dediği ve çocuğunun annesi sıfatıyla hayat arkadaşı seçen erkekler; öldürmeyi, işkenceyi, psikolojik baskıyı kadında uygulayarak bir nevi çözüme ulaştığını sanıp; cinnet adı altında zayıf, fiziksel gücü yeterli olmayan kadına hayatı zindan ediyor. Başka bir açıdan bakarsak eğer, okumuşu da cahili de bu zulümü kadına yaşatıyor. Geçmiş hayatları, yetiştirilme tarzları buna meyil veriyor malesef. Cinsel bir obje olarak gösterilen kadını, sözde kendi deyimiyle harcamayı, kullanmayı, şiddet göstermeyi, sözde adamlık sanarak, icraatını, aşağılık bir şekilde ortaya döken bu bilindik erkek davranış biçimleri, toplumda mantar misali ürüyor. Bunların dışında sadece zevk için kadına işkence yapan, ve ardından pişkince tavırlar sergileyip erkek olduğunu farz eden bu kopuk kişilikler ortada kol geziyor.
Adaletten asla şüphe edilmemesi gereken bir toplumsal yapı içinde olmamız gerekirken; adalet bizi şaşırtıyor. Yaptırım gücü yeterli olmayan bu sistem içerisinde katillerin, sapkınların bu eylemleri artarak devam ediyor ve sistem cesaretlendiriyor. Katili serbest veya hafifletici ceza verip, öbür taraftan kadın cinayetini önlemeye çalışana ağır ceza uygularsanız; toplumun adalet ve hukuk sistemi üzerindeki güvenini azaltmış olursunuz. Adalet ne kadar yerinde ve güçlü işlerse, toplumsal sorunlar ve toplumsal çöküntü azalır ve sosyal yapı, dejenere olmaktan çıkar.
Aydın Bölgesinde bile son zamanlarda artan kadına şiddet ve cinayet hepimizi çok derinden yaralıyor. Kimisi genç yaşta öldürülesiye işkence görüyor, kimisi de kayıplara karışıp günler sonra boğulmuş gömülü olarak bulunuyor.
Biz kadınız;
biz çözüm istiyoruz
biz adalet istiyoruz
Yok olmak değil; güvenilir bir yaşam sürmek istiyoruz.
Korku içinde değil; huzur içinde yaşamak istiyoruz.
Kadın olmak ceza değildir.
