AKP’nin yıllar önce başlattığı yerel yönetimleri siyasi kuşatma hareketi, genel siyasi yapıda yer alan talan ve taraflı yan oluşturmada haksız zenginleşmeye sebep olan her doğru olmayan Liyakat yapının uzağında oluşan ekonomide ki yanlı talan hastalığı, yerelde de nüfus etmiş, borçlu yerel yönetimler sayısı adeta yığın haline gelmiştir!

Her zaman olduğu gibi ekonomide düzeltme ve tasarruf CHP’ne düşmekte ve bu uğurda alınan tedbirler oy kaybına neden olsa da bunu yapmaktan asla çekinmeyen bugünün yerel iktidarındaki CHP, aynı ekonomik tasarruf tedbirlerine başvuracağı kaçınılmazdır!

Ödenmemiş maaşlar, ikramiyeler, kamu borçları, esnaf alacakları, dudak uçuklatan sayıda alınan malzemelerin faturaları nereden bakarsanız bakın bu yıkım ekonomisi belediyelerin iki yakasını bir araya getirmeyecek, “Ali yazar, Veli bozar, gün geçer zarar zarar”şeklinde ağır tempo devam edecektir! Bunun yanında birde hükümetin yanlı politikaları işin içine girerse “Yandı keten helva bez getir” durumunu yaşamamak mümkün değil!

Öylesine sürprizler bizleri bekliyor ki; örneğin bölgemizde Koçarlı için yapılan açıklamalar yazılan çizilenler akla ziyan yazılanlar, hangi birine şaşırmayacaksınız ki! Türkiye genelinde alınan yazılı ve görsel beyanlar tamda bir siyasi kuşatmanın yerele de intikal ettiği gerçeğini ortaya koyuyor! Seçim öncesi yazdık çizdik şöyle ki; İl il geçtiğimiz gördüğümüz tanıtım afişlerinde neredeyse tamamında AKP genel başkanının resimleri afişlerin tamamını temsil ediyordu! Akla gelen soru; yerel seçimler AKP genel başkanı ile muhalif adaylar arasında geçecek dedirtecek yoğunluktaydı. AKP kazanırsa genel seçimlerde olduğu gibi genel başkan kazanmış, yerel seçimleri AKP kazansaydı genel başkan kazanmış olacaktı! Sonuç olarak AKP genel başkanı yerel seçimleri kaybetmiş oldu! Yerel seçimin sonucunun tedavisi zor iş vesselam! Sonuca etki eden en önemli neden sosyal ayrışma, inanç üzerinden izlenen yoğun politika ve dahası ekonominin topuzunun kaçması! Bu ülke son yirmi yıldır ekonominin ve sosyal yapının çöküntüsüyle yüz yüze bırakıldı! Ekonomi; rant, faiz ve döviz üzerinden yürütülürken yani finansal ekonomiye dönüştürülürken, üreten bir ekonomi unutuldu ve milletçe bu yanlış yönetimin altında kaldık. Hal böyle olunca yerel yönetimler geleneksel kutlama ziyaretlerinden kurtulur kurtulmaz bu çöküntü gereceğini sırtına almak zorunda kalacak.

Aydın bölgesi merkezde disipline edilmiş bir sistemde hizmetlerine devam etmeye gayret göstermekte ancak kalıcı markaları yani yatırımları çoğaltma imkânını sürdürüle bilir bir yapıyla koruyacak mı? İlk 45 gün bu konuda kötü bir sinyal görüntüsü yok! Değişkenlik gösteren bir TRENT yapılanması zaman içerisinde devreye girer mi? Tasarrufa yönelik kararlar çıkar mı? Makro ve Mikro dengeler sürdürüle bilinir mi? Bunlar üzerinde hassasiyetle durulacağını biliyoruz.

İncirliova birçok eldeki varlıkları satarak dahası son siyasi manevraya girerek yükünü hafifletip hafifletmediğini, hizmete dönük çalışmalarıyla göreceğiz. Bir suskunluk hakim  bu süreç içerisinde!

Germencik’te mali zafiyet durumu devam ediyor! Başkan ilk hamlede tasarruf diyerek yola çıktığını görüyoruz! Araçların akaryakıtından kısıtlama öncelikli gündemde! Esnaf borçlarını ödeme gayreti sürdürülüyor! Genel ekonomik dar boğaz durumunu gayret ve enerjik durumu oldukça iyi bir başkanla kotarmaya çalışılıyor!

Kuşadası siyasi ve sosyal yapıdaki oluşturulan cepheye karşı başarılı bir çalışmayla ikinci kez görev alan Ömer Günel ile kentin çağdaş yapılanma durumunu elden bırakmadan biri birinden güzel marka projelerle kendinden bahsettirmeye devam edeceği görünüyor! Kenti bir şantiyeye çeviren yaptığı hizmetlerle uluslararası boyutta sözü edilen markalaşmayı yaratmaya devam edeceği konusunda çok iyi bir ekiple dengeleri korumaya çalışıyor! Halkın ekonomik durumuna dokunarak katkı koymaya farklı projelerle devam eden başkana özellikle anneler ve çocuklar, öğrenciler çok önem veriyor! Yaz mevsiminde yoğunlaşan turizm sektörle hareketliliği yıl 12 aya çekmeye çalışan Ömer Günel ikili görüşmeler, uluslararası diyaloglarla başaracağının sinyali bir hayli güçlü görülüyor!

Toplumsal sorunlara önem veren başkan yakında çok büyük ve çok amaçlı engeliler köyünü de hizmete sokmanın heyecanını kente yaşatıyor! Ömer Günel de ekonomik sorunları dengede tutmak için belediye ye ait kaynakları birer birer belediyenin kullanımına kararlı bir çalışmayla Katma değer olarak ekonomik kaynaklar yaratmanın çabasını sürdürüyor!

Didim’de hizmete inançlı ve Didim’in ablası lakabını elde eden başkan çalışma azmiyle her şeyin üstesinden geleceğini söyleyerek pek ekonomik sıkıntılar üzerinden politika üretmiyor! Daha çok Didim’in tarihi ve kültürel değerleri, gastronomi coğrafik işaretleri kazan ılımlı projeler üzerinden hizmetlerle öncelikli uğraşacağı sinyalini veriyor!

Batıda ve merkezde durum böyle iken Efeler için söylenecek aslında çok şey var! Çok ses veren politikalar üzerinden yürüyerek siyasi parti değişikliği ile seçime giren Fatih Atayın icraatları ve bıraktığı ekonomik bilanço üzerinde çok yazılacak ve çizileceğe benzeye bir hezimet olduğu görünüyor! İlk kırk beş günde ayyuka çıkan ekonomik durum ve yıkıntılar uzun süre onarılmaya çalışılacağı görünürken, tasarruf politikaları uzun bir süreci alacağı gerçeği de yaşanacağa benziyor!

Aylıklarını alamayan yaklaşık 250 milyona yakın bir işçi ücretinin biriktiği üzerinden DİŞK’e bağlı iş yeri temsilciliği alınan karar gereği iki iş günü iş bırakma kararı almış, bunu üzerine halk günü yapan başkan Anıl Yetişkin açıklamalar yapmak zorunda kalmıştır! Tüm iyi niyeti ve ayniyat duygularıyla seçim almış, hizmet arzulu başkanın şimdiden eli kolu bağlı durumda kalması güçlüklerin kısa bir sürede aşılamayacağını göstermektedir! Ama genel kanı başkan hakkında dürüst, hizmet aşıklısı ve birlikte davranmaktan yana, halkın içinde ve halk ile yürümenin tarafında davranışı geleceğe güven vermenin avantajı ile her türlü zorluklarını yeneceğini gösteriyor!

Aydın bölgenin doğusu farklılık gösteren bir süreçten geçiyor! Bekleyip görmek gerekiyor! Düşüncelerimiz ve kalemlerimiz inandırıcı ve ifadede yanlış şeyleri yazıp çizmemeli! Bekleyip göreceğiz ve sizlere aktaracağız!

  GÜÇ BELİRLEME SAVAŞI İSTEMİYOR TÜRKİYE

Türkiye yerel iktidarını değiştirdi. Yetti gayri dedi. Bıçak kemiğe dayandı! Neden mi öyle dedi Türkiye;

-Yoksulluk üçüncü dünya ülkelerinin neredeyse üst sınırlarına ulaştı

-En çok bu yoksulluk ve açlık sınırının altında kalanlar Emekli ve Aileleri birinci sırada yer aldı

- Türkiye’nin imkânlarıyla okuyanlar başka ülkelerin beyin göçüyle transfer olurken biz giden gider diyerek, Suriye’nin ve benzeri ülkelerin göçmenlerinin sözde okumuşlarının elinde kaldık

- Bilim insanım kavramı ve bunu yetiştiren devlet Üniversitelerinin yerini yağmacı özel üniversiteler ve okullar aldı

-Aile şirketleri Türk devletiyle ekonomik güç yarışına girmiş başarı argümanını ele geçirdiler

-Ayniyat kavramı yerini zengin ve nüfuslu ailelerin bireylerinin TBMM ve Yerel yönetim koltuklarını, Devlet kurumlarının mevkilerini kuşattı.

-Devlet bakanlıklarında mali savurganlıklar, üçer beşer maaş alan niteliksiz büyük başlar her noktada kan emici duruma geldiler. Üretmeyen devlet, tüketen devlete yerini bıraktı! Bolca çeteler devleti hortumlamaya hatta milletin anasına küfür ederek ekonominin içini boşaltmaya kadar güçlendiler.

-İMF’ ye borcumuz yok dedik, çetelere yersiz yatırımlar karşılığı gelecek nesillere sirayet edecek kadar eli kolu borçlu bırakıldık

-Çok şükür yeminli Cumhurbaşkanımızı bir siyasi partinin genel başkanı olarak gördük

-Madde bağımlılığı ilkokullara kadar indi. Birçok ülkenin uyuşturucu baronlarının hesaplaştığı ülke durumunda da düşürüldük!

-Kadınlar recme ediliyor, taciz ediliyor, çocuklar din eksenli vakıf kuruluşlarında sözde eğitiliyor ama asıl mesele bir defayla bir şey olmaz aymazlığıyla taciz edilip gelecekleri karartılıyor!

-Ortadoğu politikaları yanlış yönlendirilirken kalıcı ve inandırıcı dış siyasetten uzaklaştırılıyor

-Adalet ve hukuk

Kurumları siyasi kuşatmayla yok sayılırken yapanlar başkalarıymış gibi bugün adalet kavramı yeni anayasa dillendirilmeleriyle korunmaya alınıyor.

-yapılan Anayasa oylamasından çıkan tek adam rejimi kendi meşruluğunu kaybetmişken tekrardan taze kan aramalarıyla kotarılmaya yeni anayasa dillendirilmesiyle çare aranıyor!

-TC ve Türklük yeni açıklamalara ve yakıştırmalarla, inanç üzerinden yapılan siyaset sayesinde din yapımız ve Anadolu kültür ve örf adetlerimiz Göçmenlerin yolgeçen hanına çevrilen kapılara dönüştürülerek asimilasyonun hızı ve ivmesi yükseltiliyor.

-Yerel yönetimler siyasi kuşatma yoluyla kadrolaştırılıp yağma ve talan yerine dönüştürüldü. Milyarlarca borç iş ve vazife için gelen başkanların sırtına yıkıldı!

Millet sosyal dengelerin kardeşlik ve beraberlik duygularıyla onanmasını ve ekonomide istikrar, yönetim erklerinin TBMM’de fabrika ayarlarına dönüştürülmesini, Anayasa hazırlığının önceleri milletin düşüncelerine sonrada ilgili kademelere gönderilip son şekliyle halkın onayına sunulmasını, dahası millet güven ve her konuda istikrar istiyor!
 

Hepinizin annesi ve bizleri büyüten aziz elleri ve yürekleri olan annelerimizin ellerinden öpüyoruz! Annelerin günü kutlu olsun!