Bir şeyler olmam lazım, onda varsa bende de olması lazım, geri kalmamak lazım, herkesi sollayıp birinci sıraya oturmak lazım. Gözü dönmüş bir hırsla saçma sapan ego tatmini ve kendini bulamamış değişik tip furyası türemiş insanların içinde.
Özenti ve taklit etme uçsuz bucaksız bir hal almış. Yetmezken insana kendi hayatı, başkalarının yerinde olma gibi boş gayretler içinde debelenme eylemine çakılmış. Özgün yapı oluşturmak için savaş verileceği bir yaşamda, kopyala yapıştır misali bir hayat çizgisi oluşturulmaya çalışılmış.
Yahu! Biraz gerçek olun, katkınız olsun benliğinize, farkınız farklılığınız olsun. İnsan kendi benliğini red ettiği zaman aslına bakarsanız yaşamı elinin tersiyle iteliyor demektir. Yaşama dair mükemmel olma ve başarılar elde etmek için inanın başkalarını taklit etmeye hiç gerek yok.
Asalakça silinip kaybolmayın bu dünyada. Standartlar, yaşantılar aynı düzlükte yer almıyor. Yaşamdaki yerinizi sadece siz belirleyebilirsiniz. Kendinize katkınız kendinizi tanımakla başlar.
Karmakarışık yarınlar, önemsenmeyen karakter, hep boyunduruğa ve özentiye mahkûm bir yaşam. Kadını da erkeği de, var içlerinde bazılarının tükenmek bilmeyen, doymayan başka hayat taklidi ve merakı. Üst üste binmiş ezilmiş zirve özentisi. Aslına bakarsanız şöyle bir çevreye baktığınız da nerdeyse bazı tipler bile birbirinin taklidi sanki. Şaşırmamak lazım; bir şeyler birbirini tekrar ediyorsa yozlaşmışlıkta had safhada demektir. Olma aynısı, olmasın sende aynısı.
Herkesleşmemek en hakiki olmaktır aslında.
Birde başkaları tarafından özenilip, taklit ediliyorsanız, hayatınız yarış haline sokuluyorsa bu da Takdire şayan bir vaziyettir. İşte o zaman gurur duyma zamanıdır.
Çok sevdiğim bir kelâm vardır. “siz, siz olun; siz olun"
Özel olun, başkası olmayın, başkasında olan sizde de olmasın
