NATO toplantısı yapıldı.
Türkiye için yüz kızartıcı sonuç alındı!
Sözlerinin arkasında duramayan, dolayısıyla sürekli kullanılan bir ülke olarak bir kez daha itibar yitirdik!
2022 Bütçesinin üzerinden 6ay geçti. Üç hafta önce “bütçe 125 milyar fazla verdi” diyen Bakan Nebati, adeta kendini tekzip eder gibi sözlerinin üzerinden geçen 3 hafta sonra, 2022 bütçesinin %60’ına tekabül eden ek bütçeyi meclise sundu…
Trajikomik düzen böylece devam etti.
Gelen ek bütçeden beklentisi olan işçiler, memurlar, emekliler, kısaca tüm çalışanlar, yasa çıktıktan sonra beklentilerini bulamadı.
Asgari ücret hayal kırıklığı içinde belirlendi, kimseyi mutlu etmedi…
Yani açlık, işsizlik ve gelecek korkusu yurttaşların içinden hiç çıkmadı!
Mafya kol geziyor, kara para birilerinin cebinde çoğalıyor, ekonomi batmış, işsizlik diz boyu…
z geldi ama sebze ve meyve fiyatları daha da yükseldi.
Çiftçi ekmekten dikmekten vaz geçti, yeni AKP oligarkları ise milleti soymaktan usanmadı ve utanmadı!
Tüm kurumlar alt üst edildi! Laik demokratik, sosyal ve hukuk devleti düzeni değiştirildi.
Tek kişinin geleceğine endekslenmiş anayasal olmayan zorlama bir yönetim yapısına geçildi…
Prof. Sami Selçuk’a göre “Bugünkü rejimin dayandığı 16 Nisan 2017 referandumu yok hükmünde.””
Yani,”2018’den beri yapılanların ve harcananların hesabı, zimmet ve usulsüzlük nedeniyle bir gün mutlaka sorulacak!”
Üstelik AKP’nin anayasa taslağını hazırlayan, bir dönem hukuk danışmanlığını yapan Prof. Ergun Özbudun tartışmalara son veren “Erdoğan’ın 2023’te yapılacak normal seçimde 3. Kez aday olamaz! Ancak süre dolmadan Meclis feshedilirse aday olabilir” görüşüne rağmen, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın,” “tabii ki olur!” demesi hukuk devleti olmaktan çıktığımızın en bariz örneğidir!
Sıralayacak çok şey var!
Tam bu sırada; Verilen sözlerin aksine parlamento tatile girdi.
Kısaca Saray için zor ama AKP’li vekiller için her talimata el kardırmanın dışında, bu Meclis dönemi çok kolay geçti…
Aslında AKP çökmeye devam ediyor…
Ne yazık ki ülkeyi de berberinde batırmaya çalışıyor!
Ancak; İktidar tarafından dışlanan gençler, devrimciler, emekçiler, emekliler, aydınlar, Aleviler, Kürtler, Kemalistler yani laik demokratik bir Cumhuriyette özgürce düşünen ve düşüncesini ifade edenler, mücadelelerine daha da sıkı sarılıyorlar.
Bu bize Umut veriyor!
***
Değerli okurlarım,
Düşünerek, yapılanları görerek, yorumlayarak ve iktidarın ülkeye verdiği zarara kızarak geçen her süre bizleri yoruyor!
Ailece birlikte zaman geçirebilmek ve biraz da dinlenmek için Genel yayın Yönetmenimden izin aldım.
İki hafta sizlerden uzak kalacağım.
Dönüşte görüşmek üzere!
Sağlıklı ve umutlu kalın!
Şimdiden Bayramınızı kutluyorum…