Aydın’da tarım arazilerinde zirai ekipman hırsızlığında artış yaşandığına dikkat çeken ve çiftçilere uyarılarda bulunan Efeler Ziraat Odası Başkanı Mehmet Kendirlioğlu, üreticileri ve yetkilileri tedbirli olmaya davet etti.
Aydın’da son zamanlarda artan zirai ekipman hırsızlığı üreticileri zor duruma sokmaya başladı. Zirai ekipman ve bazı tarım ürünlerine yönelik hırsızlıkların artması sebebiyle bir açıklama yapan Aydın Ziraat Odaları İl Koordinasyon Başkanı ve Efeler Ziraat Odası Başkanı Mehmet Kendirlioğlu, üretici ve yetkililere seslenerek tedbirlerin alınması çağrısında bulundu.
Çiftçilerin bu dönemlerde sahada olmasından dolayı hırsızlık olaylarının da daha da artabileceğini ön gördüklerini ifade eden Kendirlioğlu; “Özellikle nehir dibine kurulan arazilerdeki su tribünleri, elektrikli dinamolar, su boruları, artezyen boruları ve artezyen üzerindeki demir parçaları gibi tarımda kullanılan her türlü ekipmanın hırsızlığı söz konusu. Özellikle kablo ve elektrik dinamolarında bir yoğunluk var. Bunlar bizim için çok değerli. Bu ekipmanların çalınması hem maddi hem de zaman anlamında çiftçiye çok büyük zararlar veriyor. Bu maalesef sadece bu senenin konusu değil. Sadece artarak geldiği için gündeme geliyor. Çiftçilerimizin bu konuda mağduriyetleri söz konusu. Artık çiftçimiz tüm ekipmanları ile sahada dolayısıyla hırsızlık vakaları da önümüzdeki günlerde daha da çok artacaktır. Öyle tahmin ediyoruz. Bunu en aza indirebilmemiz için hem yetkililerin hem de üreticilerin tedbirli olması gerekiyor” dedi.
“Tedbirlerle hırsızlık en aza indirilebilir”
Alınacak tedbirler ile hırsızlık vakalarının en aza indirilebileceğini sözlerine ekleyen Kendirlioğlu; “Son 2-3 yıl içerisinde pandemiden ve Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan kaynaklı, dünyadaki emtia fiyatlarının artması gerçekten hem tarım ürünlerinde hem de zirai ekipmanlarda 3-4 katı şeklinde artışa yol açtı. Bununla beraber tarım ürünleri ve zirai ekipmanların çalınması olayı da aynı oranda arttı. Çünkü hurda fiyatlarının artması ile birlikte zirai ekipmanların çalınması da arttı. En ufak bir zirai alet zaten 300-400 kilodan başlıyor. Bunlar da toplamda baya bir yekün teşkil ediyor. Aynı zamanda incir, zeytin, pamuk, enginar, mısır, karpuz gibi ürünlerin çalınması da söz konusu olabiliyor. Çiftçilerimizin bu konuda tedbirli olması gerekiyor. Çünkü mazotun 30 TL’ye dayanması, gübrenin torbasının 800 TL’lere bulması ile birlikte diğer girdi maliyetleri de aynı oranda arttı. Ürünlerimizin değeri de arttı ama bu yaptığımız masrafları karşılayabilmemiz için o ürünü korumamız gerekiyor. Tabi burada yetkililerimize de görev düşüyor. Belediyelerde polis, kırsalda jandarma ve çiftçi malları koruma ekiplerinin her ne kadar çok fazla işlevi kalmasa da hala kanun gereği adı üstünde çiftçinin mallarını korumak için kurulmuş bir kurum. Bunların daha çok devriye gezmesi ve en önemlisi çiftçilerimizin de bu konuda kendi tedbirlerini kendileri almasıyla bunlar en aza indirilebilir. Tamamını önlemek gerçekten çok zor ama bu tarz tedbirler ile en aza indirgenebilir. Sonuç olarak şu net bir şekilde söyleyebiliriz ki, hırsızlık da aynı oranda arttı. Emtia fiyatları ne kadar artıysa, hırsızlıklarda o oranda yükseldi. Tedbir deyince farklı şekilde anlaşılmasın tabi sadece kendini ve malını koruma anlamında tedbir almalılar ve böyle bir şeyle karşılaştığında da direk kolluk güçlerine bildirmeliler. Hatta muhtarlara bile çok görev düşüyor. Muhtarlarımız da kendi bölgelerinde şüpheli bir durum gördüğünde kolluk kuvvetlerine haber vermeli, aynı zamanda vatandaşlarımızın da bu konuda duyarlı olması gerekiyor” dedi.