İktidar olmak o ülkenin geleceğine yeni sayfalar eklemek demektir.
İktidar olmayı hayal etmek vatan ve millet sevgisinin ülküsüdür.
Bu nedenlerdendir ki biz artık yönetmek istiyoruz, hazırız dersiniz.
Ama siz yönetmek için değil, 20 yılda Cumhuriyete karşı, karșı devrim geliştirdiniz.
Laikliği yok sayıp, okullarda dersliklere cübbelileri soktunuz.
Çünkü karşı devrime en dirençli kavram eğitimdir. 20 yılda 12 kez, bakanlarınızın bile anlamadığı eğitim sistemlerini ceplerine sokup bakan yaptınız.
Biri birleriyle yarışan genç beyinleri, gencecik çocukları, öğrenmenin önemsizliğine adapte edip, üniversite sınavlarında sıfırı çekmekle tanıştırdınız.
Oysa bu ülkenin beyinlerine güvenen Avrupa, sizin karşı devrim anlayışınızdan dolayı yurdu terk eden beyinlerimizi havada kaptılar, yurdun içini beyin göçüyle doldurdunuz.
Yaşattığınız eğitimde ki çöküş, ülkenin içine düştüğü durumun vazgeçilmez bir parçası oldu.
İşte bir tek yaşattığınız felaket bile gitmeniz için yeterlidir.
FABRİKA ayarlarına donulmeli; Huzurun yeniden gelmesi için, yurtta sulh cihanda sulh anlayışını yok ettiğiniz için, gençliğin yeniden modernin ize edilmiş eğitim sisteminde yarışmaları için, kardeşlik ve barış anlayışının yeniden bizler arasında tahsisi edilmesi için. Kısacası gitmelisiniz bizim geleceğimizi daha fazla karartmamak adına. Türkiye’m insanıyla zaferi kutlamak, Atayı anmak, memleketimin umut çiçeklerinin yeniden açması için...BU ÜLKE FABRİKA AYARLARINA DÖNMELİ
İktidar olmak o ülkenin geleceğine yeni sayfalar eklemek demektir.
İktidar olmayı hayal etmek vatan ve millet sevgisinin ülküsüdür.
Bu nedenlerdendir ki biz artık yönetmek istiyoruz, hazırız dersiniz.
Ama siz yönetmek için değil, 17 yılda Cumhuriyete karşı, karșı devrim geliştirdiniz.
Laikliği yok sayıp, okullarda dersliklere cübbelileri soktunuz.
Çünkü karşı devrime en dirençli kavram eğitimdir. 17 yılda 12 kez, bakanlarınızın bile anlamadığı eğitim sistemlerini ceplerine sokup bakan yaptınız.
Biri birleriyle yarışan genç beyinleri, gencecik çocukları, öğrenmenin önemsizliğine adapte edip, üniversite sınavlarında sıfırı çekmekle tanıştırdınız.
Oysa bu ülkenin beyinlerine güvenen Avrupa, sizin karşı devrim anlayışınızdan dolayı yurdu terk eden beyinlerimizi havada kaptılar, yurdun içini beyin göçüyle doldurdunuz.
Yaşattığınız eğitimde ki çöküş, ülkenin içine düştüğü durumun vazgeçilmez bir parçası oldu.
İşte bir tek yaşattığınız felaket bile gitmeniz için yeterlidir.
FABRİKA ayarlarına dönülmeli; Huzurun yeniden gelmesi için, yurtta sulh cihanda sulh anlayışını yok ettiğiniz için, gençliğin yeniden modernin ize edilmiş eğitim sisteminde yarışmaları için, kardeşlik ve barış anlayışının yeniden bizler arasında tahsisi edilmesi için. Kısacası gitmelisiniz bizim geleceğimizi daha fazla karartmamak adına. Türkiye’m insanıyla zaferi kutlamak, Atayı anmak, memleketimin umut çiçeklerinin yeniden açması için...BU ÜLKE FABRİKA AYARLARINA DÖNMELİ
İktidar olmak o ülkenin geleceğine yeni sayfalar eklemek demektir.
İktidar olmayı hayal etmek vatan ve millet sevgisinin ülküsüdür.
Bu nedenlerdendir ki biz artık yönetmek istiyoruz, hazırız dersiniz.
Ama siz yönetmek için değil, 17 yılda Cumhuriyete karşı, karșı devrim geliştirdiniz.
Laikliği yok sayıp, okullarda dersliklere cübbelileri soktunuz.
Çünkü karşı devrime en dirençli kavram eğitimdir. 17 yılda 12 kez, bakanlarınızın bile anlamadığı eğitim sistemlerini ceplerine sokup bakan yaptınız.
Biri birleriyle yarışan genç beyinleri, gencecik çocukları, öğrenmenin önemsizliğine adapte edip, üniversite sınavlarında sıfırı çekmekle tanıştırdınız.
Oysa bu ülkenin beyinlerine güvenen Avrupa, sizin karşı devrim anlayışınızdan dolayı yurdu terk eden beyinlerimizi havada kaptılar, yurdun içini beyin göçüyle doldurdunuz.
Yaşattığınız eğitimde ki çöküş, ülkenin içine düştüğü durumun vazgeçilmez bir parçası oldu.
İşte bir tek yaşattığınız felaket bile gitmeniz için yeterlidir.
FABRİKA ayarlarına dönülmeli; Huzurun yeniden gelmesi için, yurtta sulh cihanda sulh anlayışını yok ettiğiniz için, gençliğin yeniden modernin ize edilmiş eğitim sisteminde yarışmaları için, kardeşlik ve barış anlayışının yeniden bizler arasında tahsisi edilmesi için. Kısacası gitmelisiniz bizim geleceğimizi daha fazla karartmamak adına. Türkiye’m insanıyla zaferi kutlamak, Atayı anmak, memleketimin umut çiçeklerinin yeniden açması için...
YÜREĞİM DE BÜYÜDÜM
BİR YUDUM SU
BİR LOKMA EKMEKDİ MUTLULUK
YAŞAMAK BİR DEM HUZURDU GÜLÜCÜKLER DE
UYUMAK DEPREM KORKUSU GÜRÜLTÜLERİN
ATILAN SLOGANLARIN KELEŞ SESLERİNİN DIŞINDA SAKİNLİKTİ
SEVDANDA Kİ ATEŞTE
DİRİ DİRİ YAKILDIM
ŞİİRLERİM İSİM ALMADAN İKİ CANDA AĞLADI
YAŞAM NUTKUM DA DOĞMADAN
İNSAFSIZCA. FIRTINALARA TUTULDUM DOLUNAYIN IŞIĞINDA
SICACIK ANNE KARNINDA
NİNNİLERE DOLANARAK GELDİM OCAĞINA
NE SERİN SULARIN ESİNTİSİ
NEDE ÇAĞLAYANLARIN UĞULTUSUK
BİR TEK SEN VARDIN YÜREĞİMDE
BİR DE NİNNİLERİN EFSANESİ
BÜYÜMEK BİR YUMRUK MİSALİ ÖZGÜRLÜK
BİR ÇIĞ GİBİ SÜPÜRMEK ANILARDA
İÇİMDEN YÜKSEKLERE KANAT ÇIRPMAK GİBİ DERİNLERDEN
DUMANLI BİR ÇİFT GÖZ VE YÜREĞİ KABARMIŞ BİR DELİKANLI GİBİ
ÇIĞLIKLARIN UĞULTUSUNDA Kİ
USTAMIN DEMİR DÖVEN SESLERİNDEN YÜKSELMEK
YÜREĞİNDEKİ SEVDAYI BÜYÜTMEK..USTAM..
DEMİR...