Aleviliğin ne demek olduğunu, inanç sistemini ve Alevilik tarihini çoğumuzun tam anlamıyla idrak edemediğini ayrıca araştırmadan ve okumadan yoksun bir toplum olduğumuz için makalemin girişinde talep olarak öncelikle bu konu başlıklarını iyice algılayıp teknik anlamda belleğimize kazıdıktan sonra Alevilik ile ilgili daha çok doğru bilinçlenmemizi sağlamak inanın yerinde bir rica olacaktır.
Ülkemizde öncelikle İstanbul olmak üzere bir çok bölgede alevi vatandaşlarımız yaşamını sürdürmektedir. Yaşamlarını sürdürmeye çalışıyorlar daha doğru bir tabir olacaktır aslına bakarsanız. Toplumumuzda Alevilik ile ilgili maalesef ki ön yargı içeren söylemler, geçmişten gelen baskı ve eritme politikası yıllardır süregelmektedir. Yanlış tanımlamalar, doğruyu yansıtmayan bilgiler, cahilliğin getirmiş olduğu ipe sapa gelmeyen düşünceler alevi halkın, toplum önünde farklı değerlendirmeler içine sokulmasına sebebiyet vermiştir. Ayrıştırılan kesim olmak ve bir ülkenin de bu durumu halen aşamaz halde olması da düşündürücü bir anektottur.
Her inanışın farklı ibadeti farklı bir inanç özgürlüğü vardır ve olmalıdır da. Hiçbir bireyin , inanışını yargılamak ve hiçe saymak kimsenin haddi değildir ve bu kabul edilemez bir tutumdur. Kin ve nefret içeren söylemler ve eylemler üzerine bir inanışı aşağılamak dünya üzerindeki en adice tavırdır. İzahı yoktur.
Alevilik inanışı her şeyden önce insan kavramına çok önem verir. İnsan sevgisi yüreklerine işlemiştir. Gönül bağları arşa yükselmiştir. Kendilerini çok iyi geliştiren alevi halkı topluma aydın bireyler kazandırmıştır. Engin bilgileri ve okuma yetileri bu halkın ülkeye faydalı bir birey kazanım anlamında katkılarını daha da arttırmıştır. Dürüst ve merhametli olmaları, tüm inançları eşit görmeleri, kadın -erkek eşitliği ve kadına verilen eşsiz değer, saz ve semahları onları belirgin kılan bazı özellikleridir.
Son günlerde ülkemizde gene nükseden bazı kendini bilmez zihniyetlerin Alevi toplumuna karşı ve ülkeyi ayrıştırmaya karşı düzenlemiş oldukları bilindik tezgahları hayli can sıkmaktadır. Son derece ırkçı bir eylem içerisinde oldukları aşikar olan ve bölücülüğü matah bellemiş fukara beyinler amaçlarına hiçbir zaman ulaşamayacaklardır. Devletinde ve makam mevki sahiplerinin de bu eylemleri görmezden gelmeyeceğini umut edip, tekrarına müsaade ettirilmeyeceğini temenni ederek yaptırımların daha da etkin hale getirilmesini vatandaş olarak da talep ediyorum. Ve bu halkın da azınlık olarak addedilmesini ve küçümsenip itelenmesini de asla kabul etmiyorum.
Alevi vatandaşlarımız bizim kardeşlerimizdir. Bütünlük ayrıştırılamaz, asıl mühim olan yüreklerdeki sevgi ve hoşgörü olmalıdır.